Soğuk Kahve: Mevsimsiz Bir Favori

Buzlu kahveler ilk zamanlarda sıcak mevsimler için soğuk bir içecek alternatifi olarak karşımıza çıkmaktaydı. Günümüzde ise bu içecek artık yıl boyunca birçok kahve tüketicisinin olmazsa olmazı haline gelmiştir. Pazarın özel ve yenilikçi kahvelere doğru yönelmesi, buzlu kahve tüketiminin büyüyen bir kategori haline gelmesini desteklemektedir.
Buzlu kahveler, kahve çekirdeği profili ve demleme tekniği göz önüne alındığında çok fazla tat profili alternatifine sahiptir. Yeni ürünleri deneyimlemeye hevesli, meraklı, farklılık istekleri ile bilinen Z kuşağı, üretici firmaları da inovatif fikirlerini hayata geçirmede itici güç olmaktadırlar. Özelikle genç ve yetişkinlere hitap eden bu kategori klasik ve inovatif tat alternatifleri ile tüketicilere geniş tercih aralığı sunmaktadır.
Kahve Dünyasında Çeşitlilik: Klasikten Moderniteye
Klasik tatlar, Americano, latte, cappuccino, mocha tatları popülerliğini korurken, karamel, kurabiye, esmer şekeri,dulce de leche tatları kahve severlerin beğenisini daha da zenginleştirmektedir. Ayrıca vanilya, fındık, badem, hindistan cevizi tatları beğenilen tatlar arasında kendini göstermektedir. Kahvelerin çilek, yabanmersini,ahududu, portakal gibi meyveler ile kombinleri ilgi görürken, daha çok sıcak içeceklerde karşımıza çıkan tarçın, nane, kakule, zencefil gibi baharatlar ile zenginleşen soğuk kahveler de keyifli bir içim deneyimi sunmaktadır. Ayrıca bitki ve ektraklar ile alışılmışın dışında tat profilleri sunan, “matca latte”, “lavanta latte” ve keçiboynuzu latte” tatlarını da tüketcilerin ilgi çekici bulduğunu söyleyebiliriz.
Tüketici Tercihlerini Şekillendiren Trendler: Bitki Bazlı Alternatifler
Diğer gıda trendlerinde de görüldüğü gibi buzlu kahve kategorisi de fonksiyonel iddialar ile pazardaki yerini güçlendirmektedir. Avrupa’da öne çıkan fonksiyonel iddialar arasında, “laktozsuz”, ”ilave şeker içermez”, ”glutensiz” ve “bitki bazlı” ürünler yer almaktadır. Bu iddialar arasında özellikle “bitki bazlı ürün alternatifleri tüketicilerin tercihlerinde önemli bir rol oynamaktadır. Diyetlerinde vegan ürünlere yönelen ya da inek sütünü yüksek kolesterol ve laktoz içeriği nedeniyle tercih etmeyen tüketiciler için bitki bazlı kahveler önemli bir tüketim alternatifi haline gelmektedir. Bitkisel ürünlerin sürdürülebilirlik üzerindeki önemli etkisi de bu ürünlerin tüketimine yönelmede güçlü bir tüketim nedeni ve farkındalık oluşturmaktadır. Bitki bazlı kahvelerde en tercih edilen bitkisel kaynaklar, badem ve yulaftır. Bu bitki kaynaklarının tek başlarına kahve ile uyumu, hem de meyveler ve çikolata, karamel, vanilya gibi kombinler ile birlikte yakaladığı lezzet profili, bu grupta öne çıkan tatlar arasındadır.

Aromsa Milk Cafe: Kahve Tadımında Yeni Bir Deneyim
Aromsa olarak, sevilen ve büyüyen bu kategoriyi, zengin tat alternatiflerinden oluşan aroma kütüphanemiz ile desteklerken aynı zamanda Aromsa sütlü ürünler bünyesinde bulunan “Milk Cafe”miz de iş ortaklarımız ile yaptığımız tadım deneyimini güçlendiriyoruz. Kahve tadımlarımızı bir cafe ortamı deneyiminde yorumlamak daha eğlenceli bir seçim süreci sağlarken aynı zamanda da beraberinde yeni fikileri de getirmektedir.
Aynı zamanda yine laboratuvar bünyemizde bulunan pilot ünitemizde soğuk kahve prosesini teneke dolum ve UHT normlarında deneme fırsatımız olduğuna da değinmek isteriz. Bu sayede üretim normalarına yakın süre ve sıcaklıklarda çalıştığımız reçetelerimizi raftaki son ürüne benzer değerlerde iş ortaklarımızın beğenisine sunma imkanı buluyoruz.
Aromsa olarak diğer ürün gruplarında olduğu gibi soğuk kahve kategorisinde de aroma ve teknik desteğimiz ile yer almaktan mutluluk duyuyoruz.